Westworld…
Yıllarca konuşulacak bir senaryo. Anthony Hopkins
ile Ed Harris gibi ustalarla müthiş oyunculuk içeren bir yapay zekâ dizisi.
Gelecekte başka yapımlara da ilham kaynağı olacak bir yapım diyebiliriz. Konuyu
bilmeyenler için çok kısa özetleyeceğim: Belirli bir bölgede vahşi batı
kasabaları kurulmuş. Bu kasabaların yerlileri host (ev sahibi) olarak anılıyor ve
hepsi android. Para basıp, bu dünyayı ziyarete gelen gerçek insanlar
istediklerini yapabiliyorlar. Tecavüz, zina, şiddet, cinayet vs. serbest
bırakılmış durumda. Gerçek insanlara karşı bir muamele olmadığı için de hiçbir
şeyin hesabı sorulmuyor. Bu bölgeyi koordine eden geniş bir ekip var.
Dizi hakkında belki başka konulara ileride değineceğim ama önce devam teorilerini sıcağı sıcağına yazmak istedim. Tabii bu
teorilerde kendi düşüncelerimin yanı sıra diğer yorumculardan etkilendiğimi inkâr
edemem. Dizinin tamamını seyretmediyseniz, teorileri lütfen okumayın, ağır
spoiler içeriyor!
SPOILER İÇERİR!!!
1-
“Aslında
herkes robot” teorisi
Biliyorum bu iddia koskoca senaryoya göre biraz komik
gelecek size. Bu aslında biraz da “yaşanan her şey rüyaymış.” klişesine bizi
yaklaştırıyor ama bunu destekleyecek bazı argümanları öne süreceğim.
Robert Ford’un konumu
Öncelikle Ford’un konumu tartışmaya çok açık. Bu kişi Arnold
ile birlikte parkı kurup geliştirdikten sonra Delos isminde bir şirkete mi
satmış? Kendisi hala ortak mı? Şirketin atadığı yöneticiler falan gördüğümüze
göre Ford, Beşiktaş’ta bir zamanlar onursal başkan olan Süleyman Seba gibi arka
planda mıdır? İlk iki sorunun cevabını çok açık veremezsiniz ama son sorunun
cevabı net bir şekilde “hayır” olsa gerek. Çünkü Ford her şeye burnunu sokuyor
ve yönetim kuruluna ters hareketler yapıyor ve buna göz yumuluyor. O zaman “herkes
robot” teorisine göre Ford neden başkan robot olmasın? Bunu destekleyen bir
diğer olay da Ford’un Bernard’a; “İnsan
mühendisler çok duygusal koçum, o yüzden seni ürettim” demesi diyebiliriz. O zaman
Ford amca, sen niye robot olmayasın? Diye soruyorum kendi kendime.
Denetimsizlik
Parkı koordine eden merkezdeki denetimsizlik, aslında
kasıtlı olarak yönetimin yaptığı bir hareket olabilir mi? Mesela oduncu adamı
araştırırken ortadan kaybolan Elsie’yi (Shannon Woodward) kimse arayıp sormadı.
Theresa öldürüldü, yine soran eden yok. Bunlar sonuçta robot değil insan!
Nerede bu devlet, nerede bu millet? O zaman geldik yine aynı noktaya.
Misafirler dışında herkes robot ki, kimseyi önemsemiyorlar.
Ahlaksızlığa müsamaha
Parkta ahlaksızlığa müsamaha gösteriliyor. Hatırlarsanız
oyun yazarı olan Lee Sizemore (Simon Quarterman) parkın 3 boyutlu haritası
üzerine yukarıdan (affedersiniz) işemişti. Bunun gerçek hayattaki karşılığı
müdürünüzün masasına (affedersiniz) işemektir. Karşılığı sadece işten uzaklaştırmak
değil, sicilinizin karalanmasıdır. Gel gör ki adam güzel güzel işine devam
ediyor. Olsa olsa robot yapabilir bunu, diğerleri de kızmaz. Robottur ne yapsa
yeridir.
Maeve’nin kaçışındaki tutarsızlıklar
İlk başta birçok yorumda Maeve (Thandie Newton)’e yardım
eden adamlar için ne kadar da saf oldukların bahsedildi. Bu tartışmanın dışında
kalarak, bu ameliyathane odalarının neden kameralarla görüntülenmediğini kimse
sorgulamadı. Üstelik bu kişiler çelişkili hareketler yaptıkları halde kimsenin
dikkatini çekmiyor mu? Daha sonra Maeve’nin kaçışının da bir görev olduğunu
öğrendik. Ama bu amaca bir şekilde hizmet eden ve sessiz kalan diğer
çalışanların robot olma ihtimali de gözden kaçmamalı. Son kaçış sahnelerinde
100 kişinin 3 kişiyi durdur(a)maması da bunun en güzel kanıtı.
2- “Ne Ford öldü ne de Arnold” teorisi
Game of thrones severler, 6 sezondur Ned Stark ölmedi geri
dönecek, kuş oldu aslında vs vs gibi komik teoriler ileri sürdüler. Şimdi biraz
da onların yolundan yürüyelim. Öncelikle Ford yaş tahtaya basacak biri değil,
olayı yöneten bir eski kurt. Yeni oyunun sunumunu yaparken, bu ölüm sahnesini pekâlâ
planlayabilir. Kendi çocukluğunu dahi güzelce simüle ettiğini bizlere
göstermişti. Son sahnede konuşmayı içerden bir yerden yaparak android Ford’u
öldürtmüş olması beklenen bir şey olsa gerek.
Aslında buraya kadar tahmin etmesi zor bir gelecek değil.
Ama bana sorarsanız, ikinci sezon Ford’un değil Arnold’un sezonu olacak. Çünkü
Arnold hala hayatta olabilir. Belki de Ford’u hiç görmeyeceğiz ama yaşadığına
dair işaretler alacağız. Nasıl mı? Tıpkı 1. Sezonda Arnold’un yaşadığına dair
işaretler almamız gibi. Yorumculardan birisi bu durumu güzel bir şekilde tasvir
etmiş: “Arnold ve Ford satranç oynuyorlar” diyor.
Kafayı kıran oduncu vakası
Dizinin ilk sezonunun son bölümü de dâhil aydınlatılmayan bir
olay vardı hatırlarsanız. O da kendi kafasını parçalayan, sonradan Elsie’nin
araştırmasında kolunda verici çıkan oduncu olayından bahsediyorum. Bu ikinci
teoriye göre Arnold’un parkın bir yerinden içeri sızma çabaları olamaz mı?
Açıkçası Theresa (Sidse Knutsen) isimli plaza kadını bu tarz hinlikler için çok
basit kalır.
Ford’un bu gizemli olayların üzerinde çok durmaması, onun da
Arnold’un bir yerde yaşadığını tahmin etmesi demek oluyor. Ayrıca Arnold’un
Bernard (Jeffrey Wright) ve Dolores (Evan Rachel Wood)’in beyinlerine zaman
zaman ulaşıyor olması da ihtimal dâhilinde. Belki bu sebeple Bernard Ford’u
sorgulamaya çekmiş olabilir.
Ölüm şekli niye aynı?
Dizi boyunca fark ettiyseniz,
Ford sürekli Arnold’un kötü yanlarını söylüyor, ciddi bir çekememezlik
seziyoruz. Ford’a : “Ölünün arkasından kötü konuşulmaz” deseniz. Sanki
ağzındaki baklayı çıkartacak ve “Arnold ölmedi ki” diyecek. Ford, Dolores’e
kendini kafasının arkasından silahla vurdurtarak öldürttü. Bu tıpatıp Arnold’un
yaptığı şeydi. Bu yüzden bu teoriye göre zaten Ford hayattaysa aynı oyunla
Arnold da hayattadır şeklinde bir yere çıkabiliriz. Ford rekabet halinde olduğu
Arnold’a nazire yaptı kısacası.
İkinci sezonda bu teori gerçek olursa Arnold’u ünlü oyunculardan
birinin oynayacağını ve diziye en az Anthony Hopkins amca kadar renk katacağını
varsayıyorum.
3-
Bilinç
aktarma (Transcendense) teorisi
Ford ve Arnold’un sürekli bir rekabet halinde olduğunu
önceki teoride dile getirmiştim. Aslında bu rekabet bir nevi bilinç aktarımı
konusunda da olabilir. Transcendense filminde Will Caster (Johnny Depp)
ölmeden önce tüm hafızası ve bilincini bilgisayara aktarmıştı. (Bu konuyla ilgili daha detaylı bilgi içeren yazım için tıklayınız) Tıpkı bu filmde olduğu
gibi Arnold, Ford’un önüne geçerek kendisini bir androide aktarmış olabilir. Bunun
Bernard olduğunu iddia etmeyeceğim, belki 3. bir android olabilir.
Ford’un gizli aile simülasyonu
Ford’un bildiğiniz üzere, gizli bir yerde kendi ailesini
canlandırdığı bir ev vardı. Ayrıca merdiven altı imalat ile kendi cyborg larını
üretiyordu. Park’ın bu kayıt dışı imalatında kendi orta yaşlı halini üretmiş
olabilir. Şimdi tabii yaş kemale de ermiş durumda, ölüme yaklaşınca somut
hayatını bir şov ile sona erdirip, zihnini aktarmış olabilir. Diğer taraftan
Arnold belki de bunu çok daha önce yapmıştı.
Burada vermiş olduğum teorilerin tamamen dışında bir gelecek
olabilir. Ya da çeşitli teorilerin karışımı bizi bekliyor olabilir. Fakat her
ne olursa olsun, senaristler izleyicinin beynini yakmaya niyet etmişler.
En çok beğenilen yorumlardan biriyle yazıma son veriyorum. “Bu senaryoyu yazan robot mu?” J
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder