29 Ocak 2017 Pazar

Westworld teorileri

Westworld… 

Yıllarca konuşulacak bir senaryo. Anthony Hopkins ile Ed Harris gibi ustalarla müthiş oyunculuk içeren bir yapay zekâ dizisi. Gelecekte başka yapımlara da ilham kaynağı olacak bir yapım diyebiliriz. Konuyu bilmeyenler için çok kısa özetleyeceğim: Belirli bir bölgede vahşi batı kasabaları kurulmuş. Bu kasabaların yerlileri host (ev sahibi) olarak anılıyor ve hepsi android. Para basıp, bu dünyayı ziyarete gelen gerçek insanlar istediklerini yapabiliyorlar. Tecavüz, zina, şiddet, cinayet vs. serbest bırakılmış durumda. Gerçek insanlara karşı bir muamele olmadığı için de hiçbir şeyin hesabı sorulmuyor. Bu bölgeyi koordine eden geniş bir ekip var.



Dizi hakkında belki başka konulara ileride değineceğim ama önce devam teorilerini sıcağı sıcağına yazmak istedim. Tabii bu teorilerde kendi düşüncelerimin yanı sıra diğer yorumculardan etkilendiğimi inkâr edemem. Dizinin tamamını seyretmediyseniz, teorileri lütfen okumayın, ağır spoiler içeriyor!


SPOILER İÇERİR!!!

1-     “Aslında herkes robot” teorisi

Biliyorum bu iddia koskoca senaryoya göre biraz komik gelecek size. Bu aslında biraz da “yaşanan her şey rüyaymış.” klişesine bizi yaklaştırıyor ama bunu destekleyecek bazı argümanları öne süreceğim.



Robert Ford’un konumu

Öncelikle Ford’un konumu tartışmaya çok açık. Bu kişi Arnold ile birlikte parkı kurup geliştirdikten sonra Delos isminde bir şirkete mi satmış? Kendisi hala ortak mı? Şirketin atadığı yöneticiler falan gördüğümüze göre Ford, Beşiktaş’ta bir zamanlar onursal başkan olan Süleyman Seba gibi arka planda mıdır? İlk iki sorunun cevabını çok açık veremezsiniz ama son sorunun cevabı net bir şekilde “hayır” olsa gerek. Çünkü Ford her şeye burnunu sokuyor ve yönetim kuruluna ters hareketler yapıyor ve buna göz yumuluyor. O zaman “herkes robot” teorisine göre Ford neden başkan robot olmasın? Bunu destekleyen bir diğer olay da Ford’un Bernard’a;  “İnsan mühendisler çok duygusal koçum, o yüzden seni ürettim” demesi diyebiliriz. O zaman Ford amca, sen niye robot olmayasın? Diye soruyorum kendi kendime.


Denetimsizlik

Parkı koordine eden merkezdeki denetimsizlik, aslında kasıtlı olarak yönetimin yaptığı bir hareket olabilir mi? Mesela oduncu adamı araştırırken ortadan kaybolan Elsie’yi (Shannon Woodward) kimse arayıp sormadı. Theresa öldürüldü, yine soran eden yok. Bunlar sonuçta robot değil insan! Nerede bu devlet, nerede bu millet? O zaman geldik yine aynı noktaya. Misafirler dışında herkes robot ki, kimseyi önemsemiyorlar.



Ahlaksızlığa müsamaha

Parkta ahlaksızlığa müsamaha gösteriliyor. Hatırlarsanız oyun yazarı olan Lee Sizemore (Simon Quarterman) parkın 3 boyutlu haritası üzerine yukarıdan (affedersiniz) işemişti. Bunun gerçek hayattaki karşılığı müdürünüzün masasına (affedersiniz) işemektir. Karşılığı sadece işten uzaklaştırmak değil, sicilinizin karalanmasıdır. Gel gör ki adam güzel güzel işine devam ediyor. Olsa olsa robot yapabilir bunu, diğerleri de kızmaz. Robottur ne yapsa yeridir.



Maeve’nin kaçışındaki tutarsızlıklar

İlk başta birçok yorumda Maeve (Thandie Newton)’e yardım eden adamlar için ne kadar da saf oldukların bahsedildi. Bu tartışmanın dışında kalarak, bu ameliyathane odalarının neden kameralarla görüntülenmediğini kimse sorgulamadı. Üstelik bu kişiler çelişkili hareketler yaptıkları halde kimsenin dikkatini çekmiyor mu? Daha sonra Maeve’nin kaçışının da bir görev olduğunu öğrendik. Ama bu amaca bir şekilde hizmet eden ve sessiz kalan diğer çalışanların robot olma ihtimali de gözden kaçmamalı. Son kaçış sahnelerinde 100 kişinin 3 kişiyi durdur(a)maması da bunun en güzel kanıtı.



2- “Ne Ford öldü ne de Arnold” teorisi

Game of thrones severler, 6 sezondur Ned Stark ölmedi geri dönecek, kuş oldu aslında vs vs gibi komik teoriler ileri sürdüler. Şimdi biraz da onların yolundan yürüyelim. Öncelikle Ford yaş tahtaya basacak biri değil, olayı yöneten bir eski kurt. Yeni oyunun sunumunu yaparken, bu ölüm sahnesini pekâlâ planlayabilir. Kendi çocukluğunu dahi güzelce simüle ettiğini bizlere göstermişti. Son sahnede konuşmayı içerden bir yerden yaparak android Ford’u öldürtmüş olması beklenen bir şey olsa gerek.
Aslında buraya kadar tahmin etmesi zor bir gelecek değil. Ama bana sorarsanız, ikinci sezon Ford’un değil Arnold’un sezonu olacak. Çünkü Arnold hala hayatta olabilir. Belki de Ford’u hiç görmeyeceğiz ama yaşadığına dair işaretler alacağız. Nasıl mı? Tıpkı 1. Sezonda Arnold’un yaşadığına dair işaretler almamız gibi. Yorumculardan birisi bu durumu güzel bir şekilde tasvir etmiş: “Arnold ve Ford satranç oynuyorlar” diyor.


Kafayı kıran oduncu vakası

Dizinin ilk sezonunun son bölümü de dâhil aydınlatılmayan bir olay vardı hatırlarsanız. O da kendi kafasını parçalayan, sonradan Elsie’nin araştırmasında kolunda verici çıkan oduncu olayından bahsediyorum. Bu ikinci teoriye göre Arnold’un parkın bir yerinden içeri sızma çabaları olamaz mı? Açıkçası Theresa (Sidse Knutsen) isimli plaza kadını bu tarz hinlikler için çok basit kalır.
Ford’un bu gizemli olayların üzerinde çok durmaması, onun da Arnold’un bir yerde yaşadığını tahmin etmesi demek oluyor. Ayrıca Arnold’un Bernard (Jeffrey Wright) ve Dolores (Evan Rachel Wood)’in beyinlerine zaman zaman ulaşıyor olması da ihtimal dâhilinde. Belki bu sebeple Bernard Ford’u sorgulamaya çekmiş olabilir.




Ölüm şekli niye aynı?

Dizi boyunca fark ettiyseniz, Ford sürekli Arnold’un kötü yanlarını söylüyor, ciddi bir çekememezlik seziyoruz. Ford’a : “Ölünün arkasından kötü konuşulmaz” deseniz. Sanki ağzındaki baklayı çıkartacak ve “Arnold ölmedi ki” diyecek. Ford, Dolores’e kendini kafasının arkasından silahla vurdurtarak öldürttü. Bu tıpatıp Arnold’un yaptığı şeydi. Bu yüzden bu teoriye göre zaten Ford hayattaysa aynı oyunla Arnold da hayattadır şeklinde bir yere çıkabiliriz. Ford rekabet halinde olduğu Arnold’a nazire yaptı kısacası.
İkinci sezonda bu teori gerçek olursa Arnold’u ünlü oyunculardan birinin oynayacağını ve diziye en az Anthony Hopkins amca kadar renk katacağını varsayıyorum.




3-     Bilinç aktarma (Transcendense) teorisi

Ford ve Arnold’un sürekli bir rekabet halinde olduğunu önceki teoride dile getirmiştim. Aslında bu rekabet bir nevi bilinç aktarımı konusunda da olabilir. Transcendense filminde Will Caster (Johnny Depp) ölmeden önce tüm hafızası ve bilincini bilgisayara aktarmıştı. (Bu konuyla ilgili daha detaylı bilgi içeren yazım için tıklayınız) Tıpkı bu filmde olduğu gibi Arnold, Ford’un önüne geçerek kendisini bir androide aktarmış olabilir. Bunun Bernard olduğunu iddia etmeyeceğim, belki 3. bir android olabilir.


Ford’un gizli aile simülasyonu

Ford’un bildiğiniz üzere, gizli bir yerde kendi ailesini canlandırdığı bir ev vardı. Ayrıca merdiven altı imalat ile kendi cyborg larını üretiyordu. Park’ın bu kayıt dışı imalatında kendi orta yaşlı halini üretmiş olabilir. Şimdi tabii yaş kemale de ermiş durumda, ölüme yaklaşınca somut hayatını bir şov ile sona erdirip, zihnini aktarmış olabilir. Diğer taraftan Arnold belki de bunu çok daha önce yapmıştı.





Burada vermiş olduğum teorilerin tamamen dışında bir gelecek olabilir. Ya da çeşitli teorilerin karışımı bizi bekliyor olabilir. Fakat her ne olursa olsun, senaristler izleyicinin beynini yakmaya niyet etmişler.

En çok beğenilen yorumlardan biriyle yazıma son veriyorum. “Bu senaryoyu yazan robot mu?” J




Hiç yorum yok: