13 Mayıs 2017 Cumartesi

Türk Malı pazara mı dönüyor?


Gördüğümüz ve duyduğumuz kadarıyla 2010 yılında yayınlanıp bir süre sonra da yayından kalkan Türk Malı isimli dizi tekrar çekimlere başlıyormuş. Hatırlarsanız Türk Malı adlı bu dizinin ilk bölümü gösterime girmeden önce halk tarafından tepkiye uğramış ve “Ne demek şimdi bu, bize mal mı demek istiyorlar?” şeklinde eleştirilerin yükselmesine neden olmuştu. Hatta bazı RTÜK kurallarına takılması sebebiyle yasaklanmasına da şahit olmuştuk.



Kendimize mal dedirtir miyiz hiç?

Türk malı dizisi gerçekten de beklendiği gibi Türk halkının genel cehalet durumunu eleştirmek için (objektif yorumlama çabasıyla söylüyorum) Erman Kuzu (Şafak Sezer) isimli  ana karakteri  dizinin merkezine koymuştu. Tam da bu noktadan toplumsal bir analiz yapma çabası içine giriyorum. Bu diziye tepki veren kişilere sormak isterim. Biz değil miyiz, Avrupa ülkelerinde bir üçkâğıt haberi aldığımızda ilk “Türk müymüş?” sorusunu soran, biz değil miyiz bir görmemişlik örneğine rastladığımızda “Kesin Türk” diyen. Son olarak biz değil miyiz, kendi kendimizi yerin dibine sokmaya bayılan? O zaman Türk Malı isimli diziye neden tepki gösterdik? Belki de bize bir ayna tutuyordu kim bilir (?).




"Ben lisedeyken Aykut Testi yaptırmıştım!"

Dizinin içeriğine gelirsek; her ne kadar burada diziden bahsetmeye çalışsam da çeşitli parçaları haricinde bir bölümü dahi tam olarak seyretmiş değilim. Zannetmeyin ki “kültürsüzlük” damgası yememek için izlediğimi saklıyorum. Dizi kendi içinde oldukça sıkıcı, tekrarlı ve yapay senaryosuyla izleyiciyi kendine bağlama konusunda başarılı değildi. Ancak bazı karakterlerin sosyolojik açıdan gerçek karakterlere benzediğini söylemek gerekiyor. Erman Kuzu anlayışsız ve kaba bir adam, eşi Abiye Kuzu (Binnur Kaya) ise sürekli kültürlü olma çabasının yanı sıra yanlış deyimler ve kelime öbekleri ile çevresindekileri (ve tabii ki izleyiciyi) zehirleyen bir karakter. Dizinin genel çerçevesi ise;  kültürlü daha doğrusu normale yakın komşuları ve sonradan görme bu absürt aile arasında olup biten olaylardan oluşuyordu.



Mehmet Ali manidar bir seçim

Geçmişte diziyle ilgili en çok yapılan eleştiriler; gereğinden uzun bir durum komedisi olması, güldürmemesi (bu zaten rastlanılabilecek bir özellik fakat türünün komedi olduğunu unutmamak gerekir), başka bir diziden senaryo çakması olduğu, Abiye karakterinin Türkçe'mizle hain oyunlar oynaması vs diye liste uzuyor.
O zaman sizin yerinize ben sorayım: Bu dizi neden geri dönüyor Allah aşkına? Kadroyu güçlendirmiş, üstelik yarışma programlarından sansasyonel şekilde ayrılmış olan Mehmet Ali Erbil de kadroya katılmış. Benim hatırladığım Mehmet Ali yarışma programlarında 40-50 yaşlarında insanlara takla attırıp başarabilenlere halı hediye ediyordu, kıllı bir adamı koyun gibi tıraş ettirmişti ve son olarak bir adamın pantolonunu aşağı çektiği için aniden programa veda etmişti. Sanırım Onun katılması da dizinin ömrü konusunda bize ipucu verebilir.




Bekleyelim ve görelim. Dizi çöplüğüne dönen televizyon kanalları gençleri yabancı dizilere itip, sürekli düşen izleyici kitlelerini ekrana bağlayamaz iken, geçmişteki kötü namıyla geri dönecek olan Türk Malı kaç bölüm yaşayacak ve nasıl bir işe imza atacak.


Hiç yorum yok: