21 Ağustos 2012 Salı

BACK TO THE FUTURE



Zamanda yolculuk olgusu birçok filmde açıkta birçok cevapsız soru bırakan hikayelerle işlenir. Çoğunlukla zamanda yolculuğu sağlayan bir araçtır, yada araç yerine bir şartı sağlamak gerekir. Bazen karakterin elindedir yolculuk yapmak, bazen ise yola çıktığını anladığında artık çok geçtir. Kimi senaryolar aslında bir anlamda bunun imkansız olduğunu (Beyin sarsıntılarının veya rüyaların ardına gizlenen zamanda) ya da tek yolun aklını kaçırmak olduğunu anlatmaya çalışmışlardır. Yolculuk yapan karakter bazen geleceği değiştirir, bazen ise yine aynı sonuca hizmet eden bir eylemde bulunur.Zamanda yolculuk olgusunu filmlerin nasıl ele aldığını ve kaderi değiştirip değiştirememe yorumlarını incelemeye çalıştık:



A) BACK TO THE FUTURE serisi





“Zamanda yolculuk” denince ilk akla gelen film hangisi dersek, hep bir ağızdan “Back to the future”(geleceğe dönüş) deriz. Filmde @Marty Mcfly (Michael J. Fox)'un ve doktorun zamanda yolculuk yapmasını sağlayan “de lorean” marka benzin veya çöple gidebilen spor otomobildi. O düzeneği yapan kaçık bir bilim adamı olan @Emmett Brown (Christopher Lloyd) tabiki normal bir aracı zamanda yola çıkabilen bir hale getirmeyi nasıl başardığını kimseye anlatmak istemezdi.Ya da anlatsa bile kim anlardı ki?


Geleceğe Dönüş’te şunu kesin olarak söyleyebiliriz ki, geleceği değiştirmek mümkün! Hatta bunun farkına varan Marty’nin Biff Tanen isimli aklı evvel izmandut arkadaşı bile, gelecekte yaşlıyken geriye dönüp kendi genç haline “Almanac” son 50 yılın tüm maç sonuçlarını içeren bir kitabı veriyor. Zaten işler de oradan sonra sarpa sarıyor. Doktor ve Marty ise, ilk maceralarında anne ve babasının tanışmasına engel olunca, bunu bir şekilde telafi edelim diyorlar. Marty’nin geleceğini yok etmeye sebep olacak olan bu hata “geleceğe dönüş” makinesinin, isteyeni şah isteyeni mat etmeye yaradığını gözler önüne seriyordu. Hata bir karede doktor geleceğe dönüş makinesini “felaketten başka bir işe yaramadı” şeklinde yorumluyor. Ancak kaderin bir cilvesi; vurulacağını görüp geçmişten hazırlık yapmasına olanak sağlayan yine aynı makine. 




İşlerin arap saçına döndüğü bir an Emmett Brown tahtayı önüne çekerek Marty’e bir şeyler izah ediyor. Stabil bir çizgi (normal zaman) ve ona çapraz giden bir başka çizgi (zaman kırılması).Bunu yapan biziz diyor. Sonuç itibariyle bazı çabalar sonucu her şeyi normal hale yaklaştırıyorlar. Sonucu bozabilecek kadar etkili değişiklikler geleceği değiştiriyor.Ancak filmin sonundaki mesaj ilginç: “geleceği ancak kendin belirlersin”. Yani aslında gidip gördüğün gelecek belki de farklı olacak….




Hiç yorum yok: