12 Şubat 2014 Çarşamba

Korku Filmi Motifleri-1 (Katiller/Psikopatlar)

Korku Filmi Motifleri-1


Korku filmlerini somut ve soyut olarak ikiye ayırabiliriz. Soyut korku filmlerinde korkunç şahsiyet ya birkaç kez görünür ya da hiç görünmez. Somut korku filmlerinde ise düşman genellikle sapık, psikopat, katil ya da en klasik olan bir tür hayvan olabilir. Hayvanların tehdit oluşturduğu filmler bir döneme damgasını vurmuştur ama ilk olarak inceleyeceğimiz korku filmi türü, sapık, katil ya da şizofreni insanlara ait olanlar.


Genellikle çok zor ölen kötü karakterlerin diğer bir ortak özelliği kurbanlarının peşinden yavaş,emin adımlarla yürümeleridir. Haritaları çok iyi bilen bu korkunç kişiler, kurbanlarının karşısına beklenmedik yerlerde çıkarlar. Zaten çoğunlukla olay kendi mekanlarında geçer. Filmlerin çok büyük bir kısmında bu kişiler konuşmayı bilmezler, bilseler de sevmezler, laubali olmaları beklenmez! Psikopat katillerde organize bir çete görmemiz zordur, tek başına takılırlar. Katiller tıpkı kedinin fareyle oynadığı gibi kurbanlarıyla oyun oynarlar, hatta ellerinden kurtulmalarına izin verip tekrar yakalamak onlara zevk vermektedir. Oyunları en çok sevenlere Jigsaw (Saw film serisi) ve Collection/Collector serisindeki maskeli adam örneklerini verebiliriz.


Katiller çoğunlukla tek olmalarına rağmen kurbanların sayı sınırı yoktur. Cem Yılmaz’ın literatüre geçen esprisi ise gerçektir: “Kim ki gözlüklü ve şişmandır, ilk o ölür.” Issız tatil beldelerinde teker teker ölen gençlerin korku filmi bir yerden sonra kabak tadı vermektedir. Artık kült olmuş senaryolara göre 1-2 tane kurban sonunda katili öldürecektir. İşin ucunda esrarengiz bir durum yoksa korku filmleri en basit tabirle “kasap havası” şeklinde ilerleyecektir. (En büyük esrarengizlik örneği sanılan şey katilin kimliğinin saklı olmasıdır) Serisi olan filmlerde ise salt şiddet ve iğrençliğe yönelim açıkça anlaşılır. Mesela Testere(Saw)  filmlerinde serinin ilk filminden son filme doğru zekadan şiddete yönlenme vardır.




Kişilik problemi olan katillerin bazıları kendi iç dünyasında çok tutarlıdırlar, işte bu tutarlılık onları bir canavara dönüştürmüştür. Onları anlamaya çalışmak güçtür, yok etmesi daha kolay…Korku filmlerindeki psikopatların, toplumdaki gerçek psikopatlara ilham kaynağı olması ise bize dokunan en kötü yanıdır.

Hiç yorum yok: